Giriş: Bu makaleyi neden okumalısınız?
‘Vakit nakittir’ atasözüne inanıyorsanız, zaman kavramının ve bu zamanın CEO koçluğu veya yönetici koçluğu ile bir arada kullanılmamasının size ve şirketinize farklı ölçüm birimlerinde pahalıya mal olabileceğini tahmin edebilirsiniz. Bu nedenle, gerçek profesyoneller zamandan aldıkları faydayı en üst düzeye çıkarmak ve zamanı doğru şekilde kullanmak için de harekete geçmelidir.
Çoğu yöneticinin kendi iş uzmanlık alanları üzerinde çalışmaya ihtiyacı yok gibi görünür ancak birçoğunun fark edemediği şey liderliğin de değişken ve geliştirilebilir bir beceri olduğudur. Unutmayın, lider olduğunuz anda her şey değişti. O andan itibaren, sadece her zaman yaptığınız işleri yapmak zorunda değilsiniz; artık aynı zamanda insanlara her gün en iyi yaptıkları şeyi yapmaları için liderlik etmeniz gerekiyor.
Ki eğer zamanın yoğun dikkatle kullanılması gereken bir araç olduğuna inanıyorsanız, o zaman liderlik şartlarınızı da ciddiye almalısınız. Bir lider olarak zamanınızı harcadığınız bazı verimsiz yolları düşünürseniz, zamanın gerçekten de nasıl yanınızdan geçip gittiğini ve şirketinize (hatta STK’nıza ya da siyasi partinize) ne kadar maddi ve manevi yük yarattığını hemen göreceksiniz. Örneğin: Bir toplantıdan diğerine koşturmak, işyerinde yaşanan dramlarla uğraşmak, isteksiz çalışan performanslarını gözlemlemek, müşteri (takipçi – seçmen) memnuniyeti puanlarının düşmesini ya da artmamasını izlemek ve daha fazlası… ve sıklıkla bunlara ek olarak zaten tüm bunlar olurken umutsuzca takviminize bir şey daha sıkıştırmaya çalışmak.
Liste uzayıp gidebilir, ancak yukarıdakilerden herhangi biri (veya hepsi) sizin ve/veya şirketiniz için geçerliyse, o zaman bir çalışan sorununuz yok demektir. Kalite sorununuz ya da müşteri hizmetleri sorununuz da yoktur. Bence probleminiz liderlik ya da öz yönetim sorunudur.
Yönetici Koçluğunun herkes için uygun olmadığını kabul ediyorum. Yönetici koçluğu kalbi zayıf olanlar için bir yol değil ve olmayacak da. Ama konuyu gerçekten derinlemesine düşünmüyorsanız , işte size “Yönetici Koçuna” sahip olma düşüncesinin aklınıza gelmesine asla izin vermemiş olmanızın altı nedeni.
Haydi başlayalım.
İç ses: “Ben zaten çok çalışıyorum; yani gerçekten çok… bu yüzden bir “Yönetici Koçuna” ihtiyacım yok.”
(Çevirisi: Gerçekten [gerçekten] güçlü bir iş ahlakınız var. Çalışıyorsunuz… hem de çok)
Kimse sizden daha üretken değil, değil mi? Zaman paradır ve siz kesinlikle kendi zamanınızı kazanıyorsunuz! Ve yoğun programınız, tüm bu maddi değerleri kazanmak için ne kadar sıkı çalıştığınızı gösteriyor. Eğer bu sizseniz, o zaman ‘meşguliyetinizi’ üretkenlikle karıştırdığınızı fark etmenin zamanı gelmiş olabilir. Sadece meşgul olmanız, doğru şeyleri yapmakla meşgul olduğunuz anlamına gelmez. Sorulması gereken asıl soru şudur: Çok… meşgul olduğunuz için neler (ve kimler) dikkatinizi çekmiyor?
Doğru, büyük sporcular da çok çalışır… ama tek başlarına değil. İlerlemelerini hızlandırabilecek bir Antrenöre sahip olarak zamanlarını en üst düzeyde verimli kullanırlar. Başarılı olmuş çoğu sporcuya baktığınızda, daha üst düzey sonuçlar elde etmek için her zaman dışarıdan koçlarla birlikte çalıştıklarını görürsünüz. Yönetici Koçları da farklı değildir. Odaklanmanızı, liderlik dayanıklılığınızı ve liderlik etkinizi tek başınıza yapmaya çalıştığınızdan daha kısa sürede artırmanıza yardımcı olurlar. Böylece bitiş çizgisine daha hızlı, daha diri ve daha bilinçli ulaşırsınız.
Yansıtıcı Sorularınız:
- Takvimimin beni kontrol etmesi yerine ben takvimimi kontrol edebilseydim, bu bende ve takipçilerimde ne gibi bir fark yaratırdı?
- Koçluk hizmeti almam bireysel etkililiğimi nasıl etkiler?
- Daha güçlü bir disiplin anlayışı bana ne öğretebilir ve bu şirket için istenen sonuçlar adına nasıl bir fark yaratabilir?
- Sözlerimi, düşüncelerimi ve toplantıları kolaylaştırmaya nasıl odaklanabilirim?
İç Ses: “Ben, gayet iyi gidiyorum.”
(Yakın zamanda birlikte çalışmaya başladığımız bir STK temsilcisinin benimle paylaştığı gibi, “Kendimi ve yaptığım her şeyi çok detaylı düşünüyorum. Zaten çok iyi bir lider olduğumu düşünüyorum; sadece kişisel gelişime inandığım için bir koçun benim için bazı iyi içgörüleri olabileceğini düşündüm”).
Kişisel gelişime inanan bir yöneticiyle çalışmak her zaman yardımcı olsa da bu koçluk hizmeti alan kişi acı verici bir tecrübe olabilir. Gerçekte, bir yönetici olarak niyetiniz olumlu olsa da liderlik performansınız düşündüğünüz gibi olmayabilir. Yani aslında niyetinizi yaşamıyor olabilirsiniz. Yapmak için yola çıktığınız her şeyi başardığınızı hissedebilirsiniz; hedefleriniz kristal berraklığındadır… ama ya bu sadece kendi zihninizdeyse?
Yansıtıcı Sorularınız:
- Belki de çıtayı çok düşük tuttum ve bu yüzden de sadece kendi zihnimde ‘başarılı’ bir yönetici olabilir miyim?
- Bir Yönetici Koçu ile çalışırsam neyi öğrenmekten korkuyorum?
- Kendi kişisel kararlılığımı test etmek, beni bu şirket (STK ya da siyasal parti) için daha etkili bir lider yapabilir mi?
- Kendime sormadığım hangi soruları sormam gerekiyor?
- Liderlik etkim hakkındaki gerçek nedir?
- Bu gerçek bana güçlü yönlerim / zayıf yönlerim hakkında ne söylüyor?
- Liderlik beni nerede zorluyor ve işimi yapma biçimimi iyileştirmek için ne gibi adımlar atabilirim?
- Kendi düşüncelerime meydan okumak benim için ne şekilde faydalı olabilir?
İç Ses: “Ben mi?… Yönetici Koçu mu tutayım? Olmaz.”
(Çevirisi: Kendinize -sessizce- bir koça sahip olmanın bir zayıflık işareti olduğunu söylüyorsunuz).
İster sporda ister müzikte ister liderlikte olsun, herhangi bir alanda büyüklük nadiren bir dahi olarak doğmakla elde edilir. Bir şeyde büyük olmak, öncelikle ‘büyük’ olmak için derin bir tutku, ikinci olarak da güçlü, dirençli ve kararlı olmayı gerektirir. Marshall Goldsmith’in de belirttiği gibi, sizi şu anda bulunduğunuz yere getiren şey, sizi gitmek istediğiniz yere götürmeyebilir. Goldsmith’in içgörüsünün kişisel olarak farkına varmak, gücün ilk işaretidir.
Yansıtıcı Sorular:
- Liderliğim çevremdeki insanlara ne öğretiyor?
- Parmağımı gerektiğinde kendime değil de başka birine doğrultuyor olabilir miyim?
- Liderlik becerimi geliştirmek için şimdiye kadar hangi “resmi”/ “bilimsel” dikkati gösterdim?
- Kendi liderlik etkinliğimi hiç “gerçekten” test ettim mi?
İç Ses: “Falanca drama yapmayı bıraksa belki ekibi daha iyi iş çıkarır!”
… ya da “Eğer ekibi ile daha fazla kaynaşabilse ve çapraz fonksiyonlar yaratarak çalışabilseydi biz bugün yaşadığımız sorunları yaşamazdık” ya da “Ekonomideki gerileme yüzünden; burada işler düzgün yürümüyor.” dediğiniz oldu mu?
(Çevirisi: Özünde, parmağınızı kendinizden başka birine veya bir şeye doğrultuyorsunuz).
Gerçekten de yönetici koçluğu almak yüreği zayıf olanlar için değildir. Jack Nicholson’ın “A Few Good Men” filmindeki karakterinin de vurguladığı gibi, “Gerçekle başa çıkamazsınız!” Hayatta bazı zamanlar vardır ki, gerçekle başa çıkmak için kişisel kararlılığa ihtiyaç duyarız. Acıtabilir, çirkin olabilir, egoyu zedeleyebilir, adil olmayabilir… ama gerçek budur. Yönetici koçluğu, güçlü yönlerinize odaklanmanıza yardımcı olmak ve yaptığınız her şeyde güçlü yönlerinizi daha iyi kullanmanız için yollar bulmakla ilgilidir.
Zamanınız bolsa zayıflıklarınız için de çalışmanız gerekecektir ama bu nokta bambaşka bir hikaye.
Koçluk aynı zamanda kör noktalarınızı ortaya çıkarmanıza ve etkinliğinizi artırmak için bunları aşmanıza yardımcı olmakla ilgilidir. Bu, yanlış bir adım attığınızda sizi uyarmakla ilgilidir; doğrudan gözlemlerle ilgili gerçekleri ortaya koyabilmekle ilgilidir; keskin içgörüler ve alternatif bakış açılarıyla ilgilidir. Parmağınızla işaret etmek yerine, bazen parmağınızı çevirip kendinize yöneltmek daha sağlıklıdır, çünkü kör noktalarınız başkalarının almasını istediğiniz sonuçları alamamasında rol oynuyor olabilir.
Yansıtıcı Sorular:
- Çevremdeki sinir bozucu insani durumların oluşmasında nasıl bir rol oynuyor olabilirim?
- İşyerindeki dramayı ve silo/fabrika/mekanik zihniyeti en aza indirmek için özellikle ne yapabilirim?
- Hangi gerçekleri bildiğimi düşünüyorum ve neleri bilmiyor olabilirim?
- Zor iş durumları veya koşulları karşısında kendi düşüncelerimi en iyi nasıl test edebilirim?
- Hangi konularda kör noktalarım olabilir ve bunları en iyi şekilde nasıl ortaya çıkarabilirim? (Ki rotamı düzeltebileyim)
- Bu kurumun nesi iyi çalışmıyor ve ben/biz bu konuda ne yapabiliriz?
Kendinize şunu söyleyin: “Eğer insanları rahatsız eden bir şey yapıyorsam, bana söyleyeceklerdir.”
(Çevirisi: Ben ulaşılabilirim! Ben iyi bir insanım! Kimsenin kafasını koparmayacağım).
Gerçekten de etrafınızdaki herkesin kolayca yanınıza gelip duymanız gerekebilecek birkaç şeyi size söyleyeceğini mi düşünüyorsunuz? Gerçekten mi? Eminim ki burada niyetiniz iyi; ancak sizi daha güçlü bir iş lideri yapan şey niyetiniz değildir. Niyetinizi hayata geçirmek için attığınız adımlar sizi daha güçlü bir lider yapar. İster bir şirketin ister bir STK’nın ya da bir siyasal partinin lideri olun. Ne yazık ki fark etmiyor.
Yansıtıcı Sorular:
- İnsanların gözünü korkutan ne yapıyor olabilirim? Örneğin, toplantılardaki varlığımla ilgili hangi temel faktörler önemlidir?
- Amacım insanları gerçekten güçlendirmek mi ve bunu gerçekten yapıyor muyum?
- İnsanların iğrenç bir şey yaptığımda bana söyleyeceklerini düşünmeme neden olan özellikle ne yapıyorum?
- Geçtiğimiz ay içinde kaç kez biri bana yaklaştı ve eylemlerim, davranışlarım veya tutumum hakkında gerçekten duymak istemediğim bir şey söyledi? (Mi? Emin misiniz?)
- İnsanlar bana ne sıklıkla “hayır” diyerek meydan okuyor?
- İşler zorlaştığında veya biri psikolojik düğmelerimden birine bastığında nasıl tepki verme eğilimindeyim?
6. İç Ses: “Bir lider olarak yetenekli bir koç ile çalışmak istiyorum fakat ama çok pahalı – zamanım yok”
(Çevirisi: “Sorun bende değil…” bahanesi üretiyorsunuz. Kendinizi bundan vazgeçirmek için, koçluk sürecinin yatırım getirisi ile ilgili her türlü olumsuz hikâyeyi kullanarak durumunuzu ortaya koyuyorsunuz).
Daha önce belirttiğim üzere, zaman paradır. Ancak sizin çılgınca yoğun programınız da ulaşılabilirlik eksikliğiniz de şirkete para kazandırmıyor. Asıl soru şu: Yaptığınız işi daha iyi yapmanıza yardımcı olacak bir koç’a ulaşmadığınız, risk almadığınız ve birlikte çalışmadığınız için şirkete ne kadar para (STK’ya etkinlik, siyasal partiye taban) kaybettiriyor olabilirsiniz? Bugüne değin hangi fırsatlar kaçırılmış olabilir?
Muhtemelen sosyal medyada dolaşan “Ya çalışanlarımızı eğitmek için bir sürü para yatırırsak ve onlar ayrılırsa?” gibi bir söz görmüşsünüzdür ama ya yapmazsanız ve onlar kalırsa?” ne olur hiç düşünüyor musunuz? Kurumda bir yönetici koçu bulundurmayı reddeden bir gemi dolusu yöneticiye sahip olan şirketlerin işi çok zor. Daha da zorlaşacak.
Şirketiniz ürün ve hizmetler için fiyatlar belirliyor ve fiyatlandırma formül(ler)inize nelerin girdiği konusunda çok fazla kafa yoruyorsunuzdur. Hammadde, beceri, uzmanlık, zaman, hizmet, bilgi ve zekâ, tasarım ve bir dizi diğer husus için adil bir fiyat belirlersiniz ve fiyatınız neyse odur. Bir yönetici koçu için bu analizler neden farklı olsun ki? Eğer bir Koç ile çalışmanın mantığını kavrarsanız, “Bir Koç çok pahalıya mal olur” sözünün bir bahaneden başka bir şey olmadığını anlayacaksınız.
Yansıtıcı Sorular:
- Bir Koçtan ne öğrenebilirim?
- Bir Yönetici Koçuna sahip olmak beni hangi stratejik sonuçlardan sorumlu tutabilir?
- Şimdiye kadar liderlik etkimi nasıl test ettim? Neyi bilmediğimi nasıl bilebilirim?
- Bir yönetici koçuna sahip olmak, iş ve insan labirentinde daha hızlı, daha çabuk ve daha akıllıca yol almama nasıl yardımcı olabilir?
Sonuç olarak, Lider / Yönetici Koçluğu… Nedir Ya da Ne Değildir?
…değişmeye istekli değilseniz veya egonuz unvanı, pozisyonu ve lider olmanın gücünü seviyorsa para kaybıdır.
…hızla değişim hakkındadır. Koçluk süreci sizi bazı yaklaşımlarınızı, davranışlarınızı vb. değiştirmenizi gerektirecek rahatsız edici bölgelere götürecektir. Seanslar arasında farklı bakış açılarından okumanızı ve düşünmenizi gerektirecektir. Bu gereklilik eylemle ilgilidir çünkü basitçe söylemek gerekirse: Bilgi güç değildir; uygulanan bilgi güçtür.
…terapi ile aynı şey değildir. Neden olduğunuz kişi olduğunuzu anlamak için geçmişinize derin dalışlar yapmak odak noktası değildir. Odak noktası, kendiniz için gelecekteki hedeflerinize daha erken ya da daha geç ulaşmanızı sağlayacak bir liderlik ilerleme yolu oluşturmaktır (Fakat unutmayın bazı yöneticilerin kişisel gelişim nosyonu almasını önemle önermekteyim fakat bu başlık gene farklı bir yazının konusu)
…varsayımlarınıza ve düşünme şeklinize meydan okumakla ilgilidir.
…etkiniz altında olan derin iş sorunlarını ve zorlukları çözmek için kendi kişisel gücünüzü (doğru şekilde) artırmakla ilgilidir
…genel iş performansını etkileyen alanlarda (karar verme, yenilikçilik, ekip performansı, müzakere, değişime liderlik etme, standartları belirleme, stratejik odaklanma ve netlik, vb) öğrenme ve büyüme için kendinize zenginleştirilmiş bir fırsat sağlamaktır.
Kısacası, Yönetici Koçluğu, hangi sektörde olursanız olun; iş sonuçlarıyla ilgilidir.
Yönetici Özeti:
Belli başlı yönetici “liderlik” ihmal belirtileri şunlardır:
- “Çok meşgulüm”- Yöneticiler genellikle yoğun programlarını bir yönetici koçuyla çalışmaktan kaçınmak için bahane olarak kullanırlar. Makale, koçluğun aslında zamanlarını ve önceliklerini yönetmede daha verimli ve etkili olmalarına yardımcı olabileceğini savunuyor.
- “Kendi başıma üstesinden gelebilirim”- Bazı yöneticiler, mesleki zorlukları kendi başlarına aşmak için gerekli beceri ve bilgiye sahip olduklarına inanırlar. Ancak, bir yönetici koçu yeni bir bakış açısı sağlayabilir, varsayımlarına meydan okuyabilir ve deneyimlerine dayanarak rehberlik sunabilir.
- “Koçluk sadece düşük performans gösterenler içindir”- Birçok yönetici koçluğu zor durumdaki çalışanlar için iyileştirici faaliyetlerle ilişkilendirmektedir. Makale, koçluğun bir zayıflık işareti değil, kişisel ve profesyonel gelişime yönelik proaktif bir yaklaşım olduğunu vurguluyor.
- “Kişisel gelişime ihtiyacım yok” – Yöneticiler, zirveye ulaştıklarını varsayarak kişisel gelişimin önemini küçümseyebilirler. Ancak sürekli büyüme ve gelişme, liderlerin bir adım önde olabilmeleri ve değişen koşullara uyum sağlayabilmeleri için hayati önem taşır.
- “Koçlar çok pahalı”- Yönetici koçluğunun maliyeti bir endişe kaynağı olabilir, ancak makalede yatırımın genellikle gelişmiş liderlik becerileri, karar verme, ekip dinamikleri ve genel kurumsal performans açısından önemli getiriler sağladığı vurgulanmaktadır.
- “Doğru zaman değil”- Zamanlama, yönetici koçluğu almak için algılanan bir engel olabilir. Ancak, hiçbir zaman “mükemmel” bir zaman yoktur ve makale, yöneticilerin bir koçla çalışmaya ne kadar erken başlarlarsa, sağlanan içgörü ve destekten o kadar erken yararlanabileceklerini öne sürmektedir.
- Özetle bu makale özellikle ülkemiz şartları için, yönetici koçluğundan kaçınmanın yaygın olarak kullanılan bahanelerine meydan okumakta ve yönetici koçluğun gelişmiş zaman yönetimi, yeni bakış açıları, kişisel gelişim, gelişmiş performans ve potansiyel yatırım getirisi gibi faydalarını vurgulamaktadır.
Kendime not: Sanırım toplulukçu bir kültür için ilerici bir makale çalışmasına giriştin. Umarım doğru zaman bugündür ve Türkiye daha fazla zaman kaybetmez.
06.08.2023
https://baristuncbilek.com/egitimler/kurumsal-seminerler-kocluklar